“Bir zafiyeti ya da tatsız bir gerçeği dile getirmekten kaçınmamak gerekir; ama aynı zamanda öğrencinize, bunu çözebilmesi için yardım etmek gerekir”.
John Wooden (Efsanevi Basketbol Koçu)
Günlük hayatımızda sıklıkla kullanmaya başladığımız ‘söylemesi kolay’, bir o kadar da doğru şekilde uygulamakta zorlandığımız ‘geri bildirim’in kelime anlamı, gönderilen bilgi veya talimatın alıcıda yaptığı etkiye ilişkin edinilen bilgi, dönüt ya da yapılan bir davranışın, düzenlemenin sonucu hakkında insanın çevreden edindiği bilgi şeklindedir.
Daha anlaşılır bir ifade ile karşımızdaki kişinin verdiğimiz mesajı (bilgi, düşünce, yorum, vb,…) algıladıktan sonra, bize verdiği tepki olarak da özetleyebiliriz..
Geri bildirimin tanımını iş hayatımıza şöyle uyarlayabiliriz:
‘Çalışanların performansları hakkında bilgi sahibi olmaları, güçlü özellikleri ile gelişim alanındaki özelliklerini görmelerini sağlayan yapıcı görüşme biçimi’ ya da
‘Pozitif veya negatif bir etkisi olan davranış üzerine, çalışan ile bu davranışı pekiştirici veya değiştirici yönde aktarımda bulunma’…
‘Etkin geri bildirim’:
* Olumlu davranışlarımızı pekiştirmemize/güçlendirmemize,
* Gelişime açık yönlerimizi geliştirmemize,
* Olumsuz davranışlarımızı değiştirmemize yardımcı olur.
* Elde edilen sonuçların, bilgilerin ve gözlemlerin paylaşılmasını öngörür.
* Karşımızdaki kişinin/çalışanımızın farkındalığını yükseltir; neyi, nasıl daha iyi yapabileceğini anlatır.
* ’Güven’ duygusunu geliştirerek kişilerarası iletişimin temelini oluşturur.
* Organizasyonlar için de etkin geri bildirimin işlediği bir kurum kültürü, işletme hedeflerinin gerçekleşmesine büyük katkı sağlar.
Peki kendi gelişimimize ve başkalarının (çocuğumuz, eşimiz, anne–babamız, arkadaşımız, iş arkadaşımız, yöneticimiz, çalışanımız) gelişimine bu düzeyde katkı sağlayan ‘geri bildirim’i vermekte acaba neden çoğu zaman zorlanıyoruz?
Siz de geri bildirim vermekte zorlandığınızı düşünüyorsanız, aşağıdaki hangi gerekçe ya da gerekçeler sizin için geçerli olabilir?
“Nasıl bir geri bildirim vereceğimi bilmiyorum“
“Geri bildirim verdiğim çalışanım/arkadaşım bunu hoş karşılamayabilir“
“İnsanlar zaten ne yapmaları gerektiğini bilmeli“
“Tepki almaktan endişeleniyorum“
“Ben birşey demesem de kendi kendine düzelir“
“Birşeyin doğru ya da yanlış olduğuna ben karar veremem“
“İnsanlar doğru ya da yanlış yaptığının zaten farkında olmalı“
“Kimseyi üzmek istemem“
Bu gerekçeler ya da belki de şu an farkettiğiniz size özel olan başka bir gerekçenin farkındalığı ile aşağıda yer alan kriterlere özen göstererek;
* zaman kaybetmeden, ilk fırsatta,
* yargıdan uzak,
* aksiyona, davranışa, duruma odaklı,
* nasıl bir etki yarattığını belirterek,
* gelişim için ne yapılabileceğini adresleyerek
… vereceğiniz geri bildirim karşınızdaki kişi için çok yararlı, değerli olacaktır..
Bunun aksine geri bildirim sürecinde;
* hataya odaklanmak, genelleme yapmak, yargılamak,
örnek, ‘iş yapış şeklini beğenmiyorum’
* eleştirici olmak, kişiye/kişiliğe odaklanmak,
örnek, ‘sen hep böyle davranıyorsun’
* yeni davranışı gözardı ederek, geçmiş davranışlara odaklanmak,
örnek, ‘bir kaç ay önce de böyle yapmıştın’
* geri bildirimi kulaktan dolma bilgilere dayandırmak,
örnek, ‘Ayşe’nin söylediğine göre, …’
… şeklindeki ifadeler geri bildirimin etkisini azaltırken, karşınızdaki kişi ile iletişiminizde var olan ‘güven duygusu’nu yok edebilir..
Etkin geri bildirim sürecinde yapılması ve yapılmaması gerekenler ışığında aşağıda yer alan örneklere dikkat edelim..
X “Dünkü toplantımızda çok düşüncesizce davrandın” yerine,
“Dünkü toplantıda yöneticimizin yanında benim hazırladığım raporu acımasızca eleştirdiğin için sana kızgınım” demeyi tercih ederek, karşınızdaki kişinin savunmaya geçmeden, davranışının etkisini görmesini ve düzeltmesini sağlayabilirsiniz…
X “Toplantıyı çok iyi yönettin” yerine,
“… tüm ekip, toplantıyı yönetme tarzından çok memnun kaldı. Netleşmemiş konulara açıklık kazandırdın, konunun dağılmasını önlemek için konuşulanları sık sık özetledin ve tarafsızlığını korudun. Sonuç olarak bir hafta daha ayrıntılar üzerine zaman kaybetmek yerine bugün karara varabildik…“ demeyi tercih ederek olumlu davranışı pekiştirebilirsiniz…
X “Hiç düşünmeden karar veriyor, hareket ediyorsun” yerine,
“Bu şekilde karar vererek, bir çok alternatifi gözden kaçırdığını gözlemliyor, halbuki olabilecek tüm alternatifleri değerlendirerek hareket etsen daha etkin bir çözüme ulaşabileceğini düşünüyorum“ demeyi tercih ederek karşınızdaki kişinin olaya farklı bakış açıları ile yaklaşma ve karar alma becerisini geliştirebilirsiniz…
‘Geri Bildirim Alma Sanatı’ konulu bir sonraki yazımda buluşmak üzere, çok daha kolay ve doğru bir şekilde etkin geri bildirim vererek çevrenizdeki kişilerin gelişimine katkı sağlayabildiğiniz keyifli günler dilerim…